Arama motorları internet ortamındaki tüm web siteleri üzerinden aradığımız herhangi bir şeyi bulmamıza yardımcı olabilecek şekilde tasarlandı. Dünyada kişi başına 7-8 web sitesi düşmekte ve bu sayı her geçen gün artmaktadır. Bu kadar web sitesini ezbere bilmemiz imkânsız. İşte burada devreye arama motorları giriyor. Daha önce hiç gitmediğiniz bir alışveriş mağazasında olduğunuzu düşünün. Aradığınız ürünün yerini kime sorardınız? Tabii ki bir bilene. Arama motorları da internetin bilen kişileridir. Aradığınız kelimeleri veritabanında kayıtlı bilgilerden seçerek size en doğru sonuçları çıkarır. Arama motorları sonuçları sizin aradığınız kelimenin en yakın olanından en uzak olanına doğru sıralar. Böylece doğru içeriği size sunmuş olur.
Örneğin siz bilge kişiye yani arama motoruna en yakın ve en kaliteli marketin yerini sordunuz. Web dünyasında uzaklık kavramı olmadığı için size en kaliteli marketi işaret edecektir. Peki, bu en kaliteli nasıl belirlenir? Yani arama motorlarının gözünde en iyi kimdir? Bu soruyu yine güncel hayata bakarak yanıtlayalım. İyi bir marketi nasıl tanımlarsınız?
•Uzun bir geçmişi olması, deneyimli olması.
•Başkalan tarafından tavsiye edilmesi.
•İçinin ve dışının iyi bir görüntüye sahip olması.
•İçinde yolunuzu rahatlıkla bulmanız için tasarlanmış tezgâhların bulunması.
•Aradığınız ürünü daha rahat bulabilmeniz için yönergeler bulunması.
•Ürünlerin düzenli olması, manav tezgâhının yanında deterjanların bulunmaması v.b. gibi hatalara yer verilmemesi.
Arama motorları da aynı şekilde davranır, çünkü onları da tasarlayan biziz. Bu maddelerin bir web sitesine uyarlanmış halini sonraki başlıklarda inceleyebilirsiniz.
Arama motorları internetin en çok ziyaret edilen siteleridir ve diğer sitelere de en temiz ve en sadık ziyaretçileri gönderirler. Arama motorları arasında ise en ünlüsü ve en iyisi özellikle Türkçe içerik sunan siteler için Google’dır. Google en iyi dostunuz olmalıdır. Çünkü bir siteye en fazla ziyaretçiyi Google göndermektedir, ayrıca ücretsiz değişik hizmetler de sağlamaktadır.