Katı Hal Diskleri (SSD) dolar bazında ucuzlasa da ülkemizdeki kur farkından dolayı fiyatlar mağazalara yansıyamıyor. Verilerin bilgisayarlarda uzun süreli depolanması için kullanılan sabit diskler ilk kez 1956 yılında IBM tarafından kullanıma sunuldu. İki tane buzdolabı kadar yer kaplayan bu özel sabit diskin kapasitesi tam tamına 5 MB ve fiyatı 50 bin dolardı. Zamanla birlikte düzenli biçimde sabit disk boyutu ve maliyeti düştü, kapasiteler arttı. Günümüzde TB kapasiteli 2.5 inç ve 4 TB kapasiteli 3.5 inç sabit diskler satışta. Üstelik fiyatlar çok daha uygun. Ancak yine de motorla dönen disk plakaları ve okuyucu kafalar kullanılmaya devam ediyor.
Bu da demek oluyor ki çoğu cihazın tamamen dijitale geçtiği günümüzde sabit diskler hala 57 sene öncesinde olduğu gibi mekanik biçimde işliyor. Elbette bazı elektronik devreler ve dönüştürücüler de var ama temelde işleyen motor ve plakalar yani pikapa benzer sistemin hassas olduğu ortada. Özellikle şoklara karşı korunması gereken sabit disklerin pabucu yavaş yavaş dama atılıyor. SSD (Solid State Drive) olarak bilinen katı hal diskleri içinde mekanik parçalar yok, sadece Flash bellek yongaları ve kontrolcüler var.
Bu tip çözümleri bir nevi gelişmiş ve özelleştirilmiş RAM bellekler gibi düşünebiliriz. RAM bellekler işlemciyle iletişim kurup çok hızlı biçimde hesaplama imkanı veriyor ama elektrik olmadığında (bilgisayar kapanınca) verileri tutamıyorlar. Zaten bu yüzden depolama için sabit diskler kullanılıyor. Sabit disklerde GB başına maliyet düşük fakat RAM’lere kıyasla çok çok daha yavaş kalıyorlar. Bunun sebebi mekanik yapı ve bağlantılar. Dikkat ederseniz seneler önceki MP3 çalarlarda ufak tip sabit diskler vardı ve GB’larca şarkı saklayabiliyorlardı. O dönemde USB bellekler de GB değil MB seviyesindeydi ve 256 MB parmak bellek lüks sayılıyordu. Ardından kapasiteler arttı ve maliyet düştü. MP3 çalarlardaki sabit disklerin yerini Flash bellekler aldı. USB belleklerin kapasitesi katlanarak ilerledi. Cep telefonları ve ardından gelen tabletlerde de Flash esaslı depolama öne çıktı. microSD ve diğer benzer Flash kartlarda da bu tür hızlı bellek modülleri yer alıyor. Elbette bir gün gelecek sabit disklere gerek kalmayacak, sadece SSD’lere TB’larca dosya yerleştirebileceğiz.
SSD’lerde Yongalar
Anakarttaki yongaseti, üstüne takılan bellek ve işlemci, ekran kartının merkezindeki GPU, ses ve ağ kontrolcülerinin tümü çok sayıda transistor içeren devrelere sahip. NAND adı verilen özel tip Flash belleklerde az sayıda bağlantı bulunuyor ve tek bir yonga içine fazla sayıda devre yerleştirilebiliyor. Bu sayede az alanda GB’larca veri tutulabiliyor. Üreticiler NAND Flash yongaları tercih ettiği için üretim sayıları hızlı biçimde arttı ve maliyetleri düştü. Aynı zamanda okuma ve yazma hızları hayli başarılı. Belirli sayıda NAND Flash yongası bir araya geldikten sonra özel kontrolcüler sayesinde yazma ve okuma işlemleri düzenleniyor.
Günümüzde standart hale gelen SATA bağlantısının kullandığı belirli tip veri ve güç fişleri bulunmakta. Üreticilerin tercihi SSD’lerini 2.5 inç sabit disklerle aynı boyutta üretmek. Bu sayede hem dizüstü bilgisayarlar, hem de masaüstü bilgisayarlarla uyumlu hale gelmekteler. İsteyenler özel adaptörler kullanarak 2.5 inç SSD’leri 3.5 inç yuvalarına takılabilir hale getirebiliyor.
Son nesil örneklerde inceliğin azaldığını görebiliyoruz. Normalde 2.5 inç sabit disklerde kalınlık 9.5 mm ve bazı özel modellerde 12 mm olabiliyor. Son nesil SSD’lerse 7 mm kalınlığında yani daha ince. Böylece en ince tip dizüstü bilgisayarlar ve Ultrabook’larda bile karşımıza çıkabiliyorlar. Elbette sadece 2.5 inç yapısında SSD’ler üretilmiyor. Tabletler gibi daha ince ve hafif cihazlarda depolama için hazır gelen lehimlenmiş NAND Flash yongalar var yani güncellenemiyorlar ama bazı tabletlerde ve dizüstü bilgisayarlarda mSATA / Mini PCI Express tip SSD’ler karşımıza çıkıyor. Eni ve boyu birkaç cm, kalınlığı birkaç mm olan bu özel kartlarla mükemmel sonuç elde ediliyor. Ayrıca terfi etme imkanı da doğuyor. Diğer yandan bazı masaüstü anakartlarda bile mSATA yuvası olabiliyor. Bağlantı için kullanılan SATA standardında üçüncü nesille 6.0 Gbps değerine çıkıldı yani teorik sınır saniyede 600 MB veri aktarımı ama gerçekte 550 MB üstüne pek çıkılamıyor ki işte bu aşamada sıkıntı başlıyor çünkü güncel SSD’lerde sıralı yazma ve okuma hızı 550 MB/saniye değerine dayandı.
Farklı Tip Bağlantılar
SSD’lerin içerdiği NAND Flash yongalar sabit disklere kıyasla 4-5 kat daha hızlı ve erişim süresi 20 kat daha düşük olduğundan SATA 6.0 Gbps bile yetmez hale geldi. Bazı firmalarsa çözüm olarak PC’lere kart tipi SSD’ler sunmaya başladı. Bunlarda x4, x8 gibi bağlantılarla daha yüksek band genişliği elde ediliyor. Hazır böyle olmuşken imkanı sonuna kadar kullanmak adına kendi içinde RAID0 olarak çalışan PC’yle SSD’ler satılıyor. Sonuç olarak bu özel modellerde saniyede 1 GB aktarım hayal değil ama ne derece gerekli? Veri aktarımı SSD içinde olacaksa kopyalamadır ve bu durum pek sık karşımıza çıkmaz. Harici kaynaklardan ya da ek disklerden veri alacaksanız SSD değil diğerleri hızı limitler. Program açma, veri saklama gibi durumlardaysa son kullanıcıların 500 MB/saniye ile çok daha yüksek hızlar arasındaki farkı anlaması pek mümkün değil çünkü işlem genelde saniyeler içinde bitiyor olacak. Sonuç olarak günümüzde orta sınıf SATA 6.0 Gbps SSD’ler bile rahatlıkla yeterli geliyor.
Hele hele sabit diskten ilk kez SSD’ye geçecekseniz asla geri dönemeyebilirsiniz. Gerçekten de Windows açılış süresinden program başlatma süresine, dosya kopyalamadan çoklu uygulama çalıştırmaya ve virüs taramasına kadar çok farklı alanda inanılmaz hız kazanımları elde edebilirsiniz. Günümüzde bilgisayar parçaları sabit disk hariç mekanikten kurtuldu dedik. İşte bundan ötürü sisteminiz için yapabileceğiniz en büyük iyilik ve en mantıklı terfi sabit diski bırakıp SSD’ye geçmek olacak. SSD’ler hızlı, ufak, tamamen sessiz, güç tüketimi daha düşük ve şok dayanımı son derece yüksek ama GB başına maliyet hala yüksek. Her ne kadar işlemci ve GPU’larda olduğu gibi üretim teknikleri ilerliyor ve maliyetler düşüyor olsa da NAND Flash bellekler hala pahalı. Çok fazla verisi olanların SSD ile birlikte sabit disk kullanması gerekiyor. Windows ve diğer temel programları kurduktan sonra 128 GB SSD’nin yarısı dolacak ve size yaklaşık 60 GB kalacak ki hiç de fazla değil. 256 GB daha mantıklı görünüyor ama fiyat en az 450 TL. O paraya iki tane 2 TB sabit disk alıp RAID0 yapabilirsiniz.
SSD’ler için Hibrit Çözümler
SSD’lerin maliyeti düşse de GB başına istenen 1.8 TL’yi sabit disklerle kıyaslarsak yaklaşık 15 kat fark var. Buna çözüm olarak SSD ile sabit diski aynı PC’de kullanın diyoruz. Bazı üreticiler sabit disklerle SSD’leri birleştiren hibrit çözümler geliştirdi. Kurulan yazılımdan sonra sık erişilen dosyalar SSD’ye klonlanıyor ve kullanıcı deneyimi iyileşiyor. Gelecekte satışlarının düşeceğini anlayan sabit disk üreticileriyse disklerindeki önbellek miktarını MB’dan GB’a çıkarıp hibrit diskler geliştirdi. Bize kalırsa hiç de fena olmayan hibrit çözümler var ve SSD ile HDD’yi ayrı kullanmaktan daha cazip görünüyorlar. Kullanıcıların merak ettiği bir diğer konu yazma sayısı ve ömür. NAND Flash yongalarda okuma sorun değil ama veri değiştikçe gerçekleşen yazma sonrasında ömür azalıyor. Bu da demek oluyor ki bir aşamadan sonra SSD’niz arızalanabilir. Ancak fazla korkmaya gerek yok. Normal bir kullanım modunda SSD’nin arızalanması için en az 5-10 sene geçmeli ki bu gerçekleşmeden terfi etmeniz büyük olasılık.